İnsanı anlamak zordur…

Gökyüzünde, yeryüzünden 30000 feet yükseklikte uçmakta olan içerisinde 500 kişinin olduğunu tahmin ettiğiniz bir uçağı, yeryüzünden izlerken, uçağın türbülansa girdiğini, yolcular hemen hepsinin tedirginliğini fark edebilmek çok çok zordur.

İnsanın iç dünyası da, aslında uzaktan, hiç bir şey yokmuş gibi, uçağın gayet iyi uçtuğunu düşünürcesine, insanın da mutlu, mesut, dertsiz olduğunu düşünebiliriz. Onu anlamak çok çok zordur.

Taziyesine gittiğiniz ya da ölümünün ardından dostlarından, yakınlarından, o sürekli neşeli insanın, halbuki ne kadar sıkıntılar yaşamış ya da yaşamakta olduğunu, derinlerinde ne yaralar biriktirdiğini hatta ve hatta, ciddi hastalıkları olduğunu duyar, dinlersiniz… “Hadi canım hiç öyle birine benzemiyordu…” der durursunuz. Bunu bir iş arkadaşımın kaybının ardından da yaşamıştım.

Belki o uçağın uçtuğu yüksekliği ölçebiliyoruz ama insanın derinliği kaç fersah, ölçmek o kadar zordur ki…

İşte, biraz da empati lazım. Duygudaşlık lazım… Empati yeteneğini geliştiren en önemli yolun, roman okumak olduğunu öğrendim geçenlerde… Olasılıkları arttırıp, insan psikolojisini anlamanın ve ön yargıları öldürmenin yollarından biri de roman okumak yine.

#roman #psikoloji #empati